bkd politikaları ve şiddet
Bodrum Kadın Dayanışma Derneği yaşamı; kadınlar için ayrımcılığın hiç bir biçimde var olmadığı, şiddetsiz bir hayat mümkün diyerek tanımlar. Bu tanımın yanı sıra kadınların kendileri için yaşamı yeniden biçimlendirme politikasını ve bunu hayatın her alanında uygulama eylemliliği üretir.
Kadınlar olarak en somut yaşadığımız ve en görünmez olan ve saklanan , örtbas edilen şiddete karşı mücadelemiz vazgeçilemez bir politik duruştur. bu nedenle de erkek şiddetine karşı politika geliştirmek şiddeti kadınlarla tekrar ve tekrar konuşmakla mümkün olabilir.
Erkek egemen sistem (patriyarka) ve onun toplumsal yaşamdaki izdüşüm kalıpları ve normları tarafından kadınlara yönelik erkek şiddetinin normalleştirildiğini ve meşruluk kazandırıldığını biliyoruz. Normalleştirilen şiddeti konuşmaya başlayarak kendi yaşamlarımızdaki yansımalarını, nelere mal olduğunu, ne tarz bedellerle karşılaştığımızı yaşadığımız şiddeti yani ayrımcılığı konuşuruz. Sonrasında, şiddeti durdurabilmek, önlemek ve beraberinde şiddetsiz bir hayat için neye ihtiyacımız olduğunu saptayarak yöntem geliştiririz.
Erkek şiddetinin olmadığı bir hayat mümkündür. Şiddeti önleyebilmenin ve durdurabilmenin en önemli halkası destek talebi ile gelen kadınlarla dayanışma politikaları üretebilmektir. Bodrum Kadın Dayanışma Derneği bu temel yaklaşımla kadınlarla yol yürür. şiddeti; sistem ve toplum tarafından dayatılan kadınlık kalıplarını, en ağır şekilde uygulatma, boyun eğdirme, itaate zorlama ve karar alamaz hale getirmek olarak tanımlar.
Bodrum Kadın Dayanışma, ayrımcılığın sonucu olarak gördüğü erkek şiddetine karşı mücadele eder. Bu süreçte kadınlarla yol yürür, dayanışma ile kadınları güçlendirir, kendi hayatlarını tanımlayabilme ve tanımladıkları hayatı yaşama geçirme politikası geliştirir.
Bodrum Kadın Dayanışma Derneği, sadece şiddetin sonuçlarına yönelik politika geliştirmez. Biliyoruz ki, kadınlar için yasal mevzuatlar, sığınak, yasal hakların kullanımı, kolluk güçlerinin kadınlardan doğru taraf olması şiddetle mücadelede yeterli değildir. Bu nedenle; meşrulaştırılmış ve süregelen şiddet ile karma siyasetin tüm siyasi argümanları ve politikalarına karşı da mücadele eder.
Şiddet sadece bir suçtan ibaret değildir. Şiddete bağlı suç, kadınlara yönelik ayrımcılığın ve eşitsizliğin en son halkası olup, en sert olan tarafıdır. Şiddeti durdurabilmek, aslında ortadan kaldırabilmek kadına yönelik ayrımcılığı önlemekle mümkündür. Şiddet, bütün hayatımızı etkiler. Şiddetin farklı çeşitleri; kız çocuk ile erkek çocuğun farklı yetiştirilmesinde, siyasi yapılarda, kamuda, günlük kullandığımız sözcüklerde (küfür ve cinsiyetçi dil), yazılı edebiyatta, seyrettiğimiz filmde, aldığımız eğitimde, çalıştığımız iş yerlerinde karşımıza çıkar. Bodrum Kadın Dayanışma Derneği erkek şiddetini, ayrımcılığı, öteki cins diye tanımlanarak geliştirilen ve dayatılan eşitsizlikle mücadele etmek için bilinç yükseltme ya da bilinen adıyla farkındalık atölyelerinin yanı sıra yüzleşme diye tanımladığımız atölyeler düzenler.
bkd şiddeti bir bütün olarak tanımlar ve esas beslendiği üretildiği ve yeniden yeniden üretilerek biçim aldırılan erkek siyasete karşı da mücadele etmek üzerinden kendi söz ve politikalarını oluşturur.
bu anlamda yerel yönetimler dahil her yapıyı, siyasi partileri, kurumları izler. Raporlama yaparak veri elde eder. bu verilerin analizleri ile kadınların ihtiyacı olan politika ve uygulamaları talep etmenin yanı sıra kadın toplantıları düzenleyerek ortaklaştırır ve bunun hayata geçirilme süreçlerini planlar.